bugün

entry'ler (49)

christian camargo ve ben whishaw benzerliği

hayretlere düşüren benzerliktir. birisi dexter adlı dizide oynamaktadır, diğeri ise the parfume: story of a murderer isimli filmde oynamıştır.

c.c.:
görsel

m.w.:
görsel

silver side up

nickelback'in 2001 yılında çıkardığı, içinde birçok güzel şarkının bulunduğu albümdür. şarkılar arasında en sevileni tabii ki how you remind me'dir.

proficiency

alından terler döktürten sınavdır kendileri.

henri bienvenu nun salak olduğu gerçeği

fenerbahçe klubünün, gerçekleri saklama konusundaki müthiş yeteneğinin kanıtıdır.

6 7 eylül faşizmi

türk insanının karanlık yüzünü gösterdiği gündür.

ekip halinde tuvalete giden kizlar

kurtlar tarafından sürekli takip edilen kızlardır. birisinin sürüden ayrılıp, aksiyona uygun hale gelmesi beklenir.

bu savaşta çok kanlıydı ha diyen düşman ülke kralı

(bkz: ne adam öldü be)

gecenin köründe uyandıran sivrisinek kaşıntısı

sene boyu harıl harıl üniversiteye gitmek için çalışmışsınızdır, uykusuz geceler yaşamışsınızdır, sabahın köründe uyanmışsınızdır. tam da üniversiteyi kazanıp rahatlamışken, "şöyle güzeeeel bi uyku çekeyim" demişken orospu çocuğu sivrisineğin teki gelir. sizi bacaktan öyle bi sokar ki, nah bu kadar kabarık it gibi kaşınmanıza sebep olur. bu yüzden de kaşınarak uyanmanıza sebep olur.

önceleri böcekleri öldürme işi beni üzerdi ama artık gram acımıcam lan. uykusuzum keserim hepinizi. hiişşşt olm burakya bak

türkiye abazanlar kırolar ve hanzolar ülkesidir

yalan yalnış tesbittir bi kere denebilir, belki. sebepleriyle aktarmak lazımdır:

öncelikle, işe fransa'dan başlayalım. turistleri organize bi şekilde kaçırıp, onları sex işçisi haline getirmek konusunda bir numara bu ülke. özellikle güney sahillerinde çocuğundan yaşlısına (genellikle çocuk ağırlıklı) kızların, bahçeden erik çalarcasına azmış olan çetelerce kaçırılması, bu iddiayı biraz "sıradan" kılmıyo mu?

sonracığıma, amerika yı ele alalım. macera dolu amerika. her iki dakikada bir tecavüz olayı gerçekleşiyor. iki artı bir falan derken, amerika da yılda yarım milyon dişi, tecavüze uğruyo. hatta amerika, diğer ülkeleri bu konuda 10 a, 20 ye, 30 a katlıyo.

demem o ki türkiye evet abazanlar, kırolar ve hanzolar ülkesidir ama "gelişmiş ülke bunlar aga" dedikleriniz ne ülkesidir?

önce o ağzındaki sakızı çıkar

çok yakın bir zamanda sarfedilmiş, ünlü olacak okan bayülgen lafıdıır.

edit: hatta çek bakalım isimli yarışmada sarfedilmiştir.

kaza yaptıktan sonra allah korudu demek

cehaletten kaynaklanan şeydir kesinlikle.

hadi kazayı bi ağır çekimde izlediniz. arada bi allah müdehalesi görülücek mi peki? hayır abi. ikiniz de ters yöne kendi iradenizle ya da dalgınlığınızla girmişsinizdir veya viraja çok ters girmişsinizdir. ona göre de arabanızın şurası yamulur, airbag fışfışlar. ya da takla atarsınız dönersiniz falan. olay da burada biter ve yoruma kapalıdır.

fenerbahçeye yapılanlara karşı olan galatasaraylı

sadece fenerbahçeye yapılanlara değil de, trabzona yapılmayanlara karşı olan galatasaraylılar da vardır.

(bkz: işte o benim)

10 yıl sonra dahi dinlenecek şarkılar

"iyi ki doğdun x" gibi şarkılarda bu şarkıların arasındadır.

tuvalette bile sms atan insan

tuvalete sadece sıçmaya gitmeyen insandır.

yaaa. için bi hoş oldu dimi. böyle işte.

sıla şahin

özgürlük kavramına kelepçe vuran kişidir. ehem: soyunup soyunmama hakkın elinde olur, soyunmamayı seçersin, bu da özgürlüktür. hem de daha bi özgürlüktür efendim.

ayrıca fazla tepki gören kişidir. abi kız "TÜRKiYE ADINAAAAAAAAAA" naralarıyla gidip fotoğraf çektirmiyo ki? kendini pazarlayıp bunun üstünden para kazanıyo. sizden sahipleniymeyi ya da desteklenmeyi de istemiyo. ee ne bu şiddet bu celal?

atatürk ü mü kurtarırsın hz muhammed i mi

(bkz: nefes alır mısın ya da verir misin)

lys 2011 tercihinde yerleşen sözlük yazarları

itü - makine mühendisliği

tıp kazanamayan insan

kazanıp gitmeyen insan vardır bi de. o daha da mübarektir.

outlander

izlenmemesi gereken filmdir.

ölen adamın göz kapakları titreşir mi lan?

the last stand union city

armorgames'e ait, mükemmel bir zombie survival oyunudur.

efendim, oyun o kadar ayrıntılı hazırlanmıştır ki ilk çıktığında korkudan oynayamamışızdır. neler neler vardır oyunda bir bilseniz:

öncelikle karakterinizin saçı sakalını, ten rengini falan seçebiliyorsunuz. kıyafetleri de oyun içinde, ev yağmalayarak buluyorsunuz ki zaten yok yok. bandanadan gözlüğe, takım elbiseden bermudaya, her şeyi koymuşlar efendim. neyse, bunların dışında, zombie outbreak olayı olmadan önceki mesleğinizi seçiyosunuz. mühendis, asker, boksör, kasiyer, ha bi de survivor var. tabi mantıklı olanı survivor seçmek.

oyun içi müzikler ve grafikler bi flash oyun için fazlasıyla iyidir efendim. zira bi eve, eşya, kıyafet, silah, insan bakmak için girdiğinizde, bomboş evden gelen "iiiıııııhhh", "tak tak tak" sesleri altınıza sıçıttırabiliyor. müziklerde hep o gerilimli hava var bi de.

ben oyunun başında olmam yüzünden sawn-off shotgun a kadar gelebildim. ve anladığım kadarıyla silahları güçleri, mermi kapasiteleri yanında "ses" özellikleri de var. dead walking dizisini izleyen bilir. oradaki bi karakter, zombi saldırısına tabancayla karşılık verince, zombi ocakları tarafından çevrilir. aynı olay burada da var, silahınız ne kadar sesliyse o kadar zombiyi üstüne çeker.

ayrıca oyun left 4 dead gibi sadece "koş vur, boss gelince de molotof at" temasına bağlı değildir. zamanla kendinize bi safe house bulup orada uyumalısınızdır. yoksa gücünüz ve dayanıklılığınız dibe vurmaktadır. ayrıca düzenli olarak 3 öğün yemek yemelisinizdir. yoksa açlık beyninize vurmaktadır.

son olarak link veriyorum sizlere. "beni değil bilgisayarı kasacak oyun arıyorum" diyenler tıklamasın bile:

http://armorgames.com/pla...the-last-stand-union-city